İftar programına Bakan Kurum'un yanı sıra AK Parti Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkçi, AK Parti Malatya Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Battalgazi Belediye Başkanı Avukat Bayram Taşkın, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, AK Parti Malatya İl Başkanı Avukat Ali Bakan, AK Parti Battalgazi İlçe Başkanı Hasan Basri Kahveci, AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Ramazan Yaylacı ile kurum ve kuruluş yetkilileri ve çok sayıda Malatyalı vatandaş katıldı.

Başkan Sami Er'den Birlik ve Beraberlik Vurgusu

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, iftar programında yaptığı konuşmada birlik ve beraberlik mesajı verdi. Başkan Er konuşmasında şunları söyledi:

"Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum ile birlikte, kıymetli hemşehrilerimizle iftar sofrasında buluştuk. Paylaşmanın, birlik ve beraberliğin en güzel örneklerinden birini yaşadığımız bu mübarek ayda, aynı sofranın etrafında buluşmanın huzurunu yaşadık. Şehrimizin geleceği için değerli destekleriyle yanımızda olan Sayın Bakanımıza teşekkür ediyor, Ramazan’ın bereketinin tüm hanelerimize daim olmasını diliyorum."

Bakan Kurum, "Malatya, Gönlümüzde ve Kalbimizde Her Zaman Nadide Bir Yere Sahiptir"

Çevre, şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum, "Malatyalı hemşerilerim, öncelikle hepinizi sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyorum sözlerimin hemen başında. Asrın felaketinde hayatını kaybeden tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yâd ediyorum. Ramazan ayımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yolda gelirken düşündüm şöyle, geriye baktığımda görev yaptığım süreler boyunca hemen hemen her Ramazan’da Malatyalı hemşerilerimizle bir araya gelmek nasip oldu. Bugün de bizi öz evladı gibi, kardeşi gibi bağrına basan her bir Malatyalı kardeşime “Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.” diyorum.

Kıymetli kardeşlerim, Malatyamız bizim gönlümüzde de gözümüzde de bir tanedir. Çünkü Malatya, eşi bulunmaz bir erdemliler hareketidir. Malatya ile hiç aramızda kopmayacak bir bağ, sonsuz bir muhabbet vardır. Ben 6 Şubat depremlerinde bu şehri bizzat gördüm. Fedakâr babalarını, tevekkülle dua eden annelerini gördüm. O gecelerde hangi enkazın başına vardıysam acı vardı ama hiçbir şekilde karamsarlık yoktu. Hüzün vardı ama pes etmek yoktu. Büyüklerimizin tavrında hep hikmet vardı. “Allah devletimize zeval vermesin.” duası vardı. Samimi söylüyorum, eğer sabır, inanç, umut ve vatan sevgisi bir şehir olsaydı emin olun onun adı, o şehrin adı Malatya olurdu.

Ve işte 6 Şubat’tan bugüne Malatyamızı biz de bir an olsun yalnız bırakmadık. O gün bugündür ister Ankara’da olalım ister başka bir yerde olalım, daima ayağımız, gözümüz, gönlümüz her zaman Malatyalı hemşerilerimizle olsun. Ben özellikle hemşerilerimiz diyorum. Çünkü 4 ay önce ömür boyu şeref madalyası olarak taşıyacağımız hemşerilik beratını bizlere verdiniz. Ben bu vesileyle hem kıymetli başkanıma hem de meclis üyelerimize çok çok teşekkür ediyorum. İnsanlar birbirlerine “Memleket neresi?” diye sorduğunda cevap genelde kısa olur, “Şuralıyım.” derler. Ama bana sorulduğunda benim cevabım epey uzun oluyor. Zira yarasını sardığımız, gönüllerini aldığımız her yer bizim memleketimiz oldu. Bu anlamda ben Gaziantepliyim, Maraşlıyım, Adıyamanlıyım, Hataylıyım. Ben Artvinliyim, Kastamonuluyum, Rizeliyim. Manavgat’ta o yangında Manavgatlı olduk. İzmir depreminde İzmirlilerle bir olduk. Ve yine 2020 depreminde Elazığlı olduk, Malatyalı olduk. Tabii bu bizim için büyük bir gurur kaynağı ve aynı zamanda sorumluluğumuzu da artırıyor.

Malatya'ya Yepyeni Bir Şehircilik Vizyonu Kazandırılacak

Hamdolsun, sizlerle birlikte depremin izlerini hız kesmeden silmeye Allah’ın izniyle devam ediyoruz. Hayalimiz, Malatyamız çok daha güzel bir sabaha uyansın diye canla başla çalışmak. Malatyamızla beraber şu anda 11 ilimizde kıymetli kardeşlerim, değerli hemşerilerim, 3.481 şantiyede yüz binlerce mimar, mühendis ve işçi kardeşimizle gece gündüz nöbet tutuyoruz. İnanın emsalsiz bir gayret gösteriyoruz hep birlikte. Teslim ettiğimiz konut sayısını Eylül’de 100.000’e, Ekim’de 130.000’e, Kasım’da 155.000’e ve Ocak’ta da yine Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle Malatyamızda 201.000’e ulaştırdık. Hamdolsun bugün ilk deprem bölgesinde inşasına başlamadığı tek bir konutum, tek bir iş yerimiz kalmadı. Şu anda hızımızı olabilecek en yüksek seviyeye çıkardık. İnşallah yılbaşına kadar, 2025 yılı sonunda 11 ilimizde söz verdiğimiz gibi hak sahibi 453.000 vatandaşımıza bağımsız bölümlerimizi bitirip konutlarımızı, iş yerlerimizi inşallah teslim etmiş olacağız. Her zaman verdiğimiz sözü burada bir kez daha tekrar etmek istiyorum: 11 ilimizde yuvasına kavuşmayan, iş yerini açmayan inşallah tek bir depremzede kardeşimizi bırakmayacağız.

Tarihi ve Kültürel Miras Yeniden Hayat Bulacak, Malatya'nın Kalbi Atacak

Kardeşlerim, az evvel 201.000 konutu teslim ettik dedim. İzninizle ben o rakamı Malatya özelinde de biraz açmak istiyorum. İnşallah yıl sonuna geldiğimizde Malatyamıza söz verdiğimiz gibi 55.500’ü konut olmak üzere, 10.700’ü iş yeri ve yine 133.000 köy konutu olmak üzere 79.000 bağımsız bölümü inşallah Allah’ın izniyle sizlerin destek ve dualarıyla teslim etmiş olacağız. Malatya’daki tüm çalışmalarımız bittiğinde Söğütlü camilerimizin minaresinden ezan sesleri semaya inşallah yeniden yükselecek. Tarihi Bakırcılar Çarşısı, Şire Pazarı, Kuyumcular, 100. Yıl ve Bakırcılar Çarşıları yeniden bereketle, huzurla, mutlulukla dolup taşacak. Malatya’nın tarihi dokusu o Saray Mahallesi’ndeki yeni yeşil alanlarımızla birleşecek ve kadim geçmişimiz inşallah burada modern şehircilikle yeniden kavuşacak. Tabii Niyazi Mısri ve çevre yoluna uzanan, orada bütün alanlara baktığımızda geniş bir alanda örnek bir şehircilik modelini Malatyamıza kazandırmış olacağız. Burada ekonomi yeniden canlanacak ve üretimi, turizmi ve istihdamı da hep birlikte yeniden güçlendireceğiz.

Bakan Kurum'dan Terörle Mücadeleye Tam Destek ve Muhalefete Sert Eleştiriler

Kıymetli kardeşlerim, Türkiye 23 yıl önce hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı uzun bir yola çıktı. Önce kabuğumuzu hep birlikte kırdık, sonra yıllarca göz ardı edilmiş gönül coğrafyamızda yeniden buluştuk. Bu süreçte terörle mücadelede de yeni bir adım atarak terörü kaynağında kurutacak çok önemli tarihi müdahaleler yaptık. Bunda da başarılı olduk hamdolsun. Ve şimdi terörün tamamen bitmesini istiyoruz. Terörsüz bir Türkiye için çok özel, çok kıymetli bir döneme giriyoruz. İnşallah bu süreçte de devletimiz attığı adımlarla, yaptığı kararlı duruşla muvaffak olacaktır. Ve Sayın Doktor Devlet Bahçeli Bey’in desteğiyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemiz büyük bir prangadan daha inşallah kurtulacak.

Özet olarak, Türkiye terör belasından tamamen kurtulduğu, ekonomisinin her açıdan düzeldiği, deprem bölgesinin tamamen ayağa kalktığı bir döneme doğru hızla ilerliyor. Peki, ülkemiz devletiyle, milletiyle böylesi güzel bir döneme yürürken muhalefet ne yapıyor? Dünya yansa kıymetli hemşerilerim, dünya yansa bir kalbur samanları yanmaz derler ya, bunlar da o misal. İnanın dünya değişiyor, dönüşüyor ama bunların koltuk kavgaları asla bitmiyor. Yüzlerini milletimize, aziz milletimize dönemiyorlar. Şu deprem bölgesinde bakın biz hemen hemen her hafta buradayız. Deprem bölgesine geliyor, vatandaşımızı dinliyor, vatandaşımızın ne sorunu varsa, ne problemi varsa çözmek için gerekli her türlü gayreti gösteriyoruz. Ama bu muhalefet partisinin deprem bölgesinde çakılı tek bir çivisi yok, tek bir eserleri yok. Ve dönüp depremzede vatandaşlarımıza bakamıyor. Ne demişler? “Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmazmış.”

Bakın, ben bu bölgenin evladıyım, beni iyi tanıyorsunuz. Mesaimizin büyük bir oranda deprem bölgesinde geçiriyoruz. Vatandaşlarımız yuvalarına bir saat daha, bir dakika daha erken kavuşsun diye hep birlikte, valimizle, belediye başkanlarımızla, milletvekillerimizle hep birlikte gece gündüz çalışıyoruz. Şimdi CHP’nin gölge genel başkanı bu bölgede eksik bulamıyor ya, ne yapıyor biliyor musunuz? Eksik uyduruyor. Yalan yanlış hikayeler anlatıyor. Biz cevabını verince de, yalan ortaya çıkınca da “Sana demedim ki.” diyor. Yetmiyor, gittiği her yerde bu bölgede yaptığımız 201.000 konutu diline doluyor. Bunu neden yaptığını emin olun ben çok iyi biliyorum. Buranın, deprem bölgesinin gelişmesinden rahatsızlar. Buranın, deprem bölgesinin büyümesinden, depremzede kardeşlerimizin evine girmesinden rahatsızlar. Çünkü bunlar deprem bölgesini hep siyaset malzemesi yaptılar. Şimdi bu işler bitince, Malatya ve 11 il huzura kavuşunca, şimdi ellerinden bu malzeme alınmış olacak. Ondan dolayı endişeliler, sıkıntı içindeler.

Malatya ve ilçelerinde Hava Durumu - 14 Mart 2025 Malatya ve ilçelerinde Hava Durumu - 14 Mart 2025

Muhalefet, Bu Eserlerin Hayalini Bile Kuramaz"

Biz önceden dedik ki, bu muhalefet emin olun 201.000 konutun maketini bile yapamaz. Şimdi “Maketini bile yapamazlar.” sözümü geri alıyorum. Çünkü maket yapmak bile bir vizyon ister, bir bakış açısı ister, bir tasarım zekası ister. Sözümden vazgeçiyorum ve diyorum ki: “Siz bu eserlerin değil maketini yapmak, hayalini bile kuramazsınız!” Size deprem bölgesini siyasi malzeme yaptırmayacağız. Buradaki kardeşlerimizi, depremzede hemşerilerimizi istismar etmenize müsaade etmeyeceğiz. Allah’ın izniyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bugüne kadar olduğu gibi yine depremzede bölgemize, kardeşlerimize sözlerimizi tutmaya devam edeceğiz. Biz kimseye aldırmadan, kafamıza takmadan yolumuza devam edeceğiz. Devletimizin, afetzede kardeşlerimize uzanan eli olmaya ve bu güzel milletin hizmetkârı olmaya inşallah devam edeceğiz.

Bu duygularla sözlerime son verirken Rabbim ettiğimiz duaları kabul etsin, birliğimiz, beraberliğimiz daim olsun diyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum."

Malatya Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan Malatya Sofrası'na katılan Bakan Kurum, akşam ezanının okunmasıyla vatandaşlar ile birlikte iftarını açtı.

Kaynak: Ajans Malatya Haber Merkezi